Almanya’nın başkenti Berlin’de Mehringplatz Meydanı’nda toplanan yaklaşık 1500 gösterici, Filistin’e destek mesajları verdi, İsrail’in Gazze’ye saldırılarını protesto etti.

Buradan yürüyüşe geçen göstericiler, “İsrail terör devletidir”, “Çocuk katli cinayettir”, “Scholz neden susuyorsun?”, “Filistin’e özgürlük”, “Gazze’deki soykırımı durdurun”, “Almanya finanse ediyor İsrail bombalıyor” ve “Savaşı durdurun” sloganları attı.

Göstericiler, Filistin bayrakları ile “Masum insanları öldürmeyi durdurun”, “Başbakan Scholz, Dışişleri Bakanı Baerbock ne zaman kana doyacaksınız?”, “Alman politikacılar Filistin’e sessiz, sağır ve kör”, “Gazze’de işgale son verin” ve “Çocukların toplu mezarları üzerine kutsal topraklar inşa edemezsiniz” yazılı döviz ve pankartlar taşıdı.

Gösteriye katılan Yasemin Acar, yürüyüşün bir bölümünde “Siyonizm faşisttir. Siyonistler bebek katilidir.” dediği için gözaltına alındı.

Acar’ın polis tarafından alıkonulduğu süre boyunca yürüyüş durduruldu.

Kimlik tespitinin ardından bırakılan Acar, gazetecilere yaptığı açıklamada, “Almanya, Gazze’de olanları görmezden geliyor, duymak istemiyor. Ben de sözlerim nedeniyle halkı kin ve nefrete kışkırtma suçlamasıyla kısa süreliğine alıkonuldum. Alman devleti için tehdit görüldüm.” dedi.

Gösteriye katılan doktor Ahmed Muhaisen de Gazze Şeridi’nde Filistin halkına karşı yürütülen saldırılara son verilmesi için seslerini yükseltmek üzere bir kez daha sokaklarda olduklarını söyledi.

Muhaisen, 22 binden fazla insanın öldürüldüğünü, 70 binin üzerinde yaralı olduğunu ve Gazze’deki evlerin yüzde 80’inin yerle bir edildiğini dile getirdi.

Gazze’de gıda, tıbbi malzeme ve hastaneye ihtiyaç olduğunu belirten Muhaisen, “Tek bir hastane bile düzgün çalışmıyor. Dolayısıyla artık insani yardım gerekiyor ve biz burada Almanya’dayız. Almanya demokratik bir ülke, Almanya savaşın ne demek olduğunu zaten biliyor, bu kanlı savaşı derhal durdurmak ve sona erdirmek ve barış için çaba sarf etmeli.” diye konuştu.

Muhaisen, Almanya’nın dünyada her düzeyde bir ağırlığı olduğunu, bu rolünü de barışı sağlamak için kullanması gerektiğini kaydetti.