Dünya Müslüman Alimler Birliği’nin Katar’ın başkenti Doha’daki genel merkezinde hafta sonu gerçekleştirilen Mütevelli Heyeti toplantısının ardından bir bildiri yayımlandı.

İnsanlığı, onurunu ve fıtratını koruyan, halklar arasındaki ortak değerlerin muhafaza edilmesi gerektiği belirtilen bildiride, İslam ülkeleri ve toplumuna, sıkıntıların ve mağduriyetlerin yaşandığı bölgelerin halkları ile dayanışma, birlik ve beraberlik çağrısı yapıldı.

Bildiride, İsrail’in Gazze ve Filistin’deki saldırıları “asrın suçu” olarak nitelendirilerek şiddetle kınandı.

Gazze’de İsrail tarafından kullanılan, uluslararası hukuka aykırı silahları araştırmak üzere uluslararası soruşturma komisyonu kurulması talep edilen bildiride, “Birlik, uluslararası hukukun ve uluslararası mahkeme kararlarının uygulanarak siyonist suçluların yargılanmasını ısrarla talep etmektedir, çünkü uygulanmayan bir hukukun hiçbir anlamı yoktur” denildi.

Bildiride, “Filistin davasına, özellikle Gazze’ye desteğin sürdürülmesine, gıda, ilaç, giysi ve barınma gibi temel ihtiyaçların karşılanmasına özel önem verilmeli” ifadesi kullanıldı.

Lübnan, Suriye ve Sudan

Lübnan’a ilişkin olarak, Birlik, “Siyonist (İsrail) saldırısına karşı topraklarını ve egemenliğini savunan Lübnan halkının yanında olduğunu” kaydetti.

Birlik ayrıca, “Lübnan halkına destek verilmesi ve yeniden inşa çalışmalarına yardımcı olunması” çağrısında bulundu.

Suriye’deki gelişmelere ilişkin olarak ise Birlik, “Suriye’deki hızla gelişen olayları yakından takip ettiklerini ve Suriye halkının her türlü kötülükten korunması için dua ettiklerini” belirterek, “Suriye halkının haklı taleplerinin gerçekleşmesinin, güvenlik, istikrar ve toprak bütünlüğüne kavuşmasının” temenni edildiğini vurguladı.

Birlik, ayrıca “Sudan’ın meşru hükümetine destek verdiğini ve Sudan halkının adil davasının yanında olduğunu” dile getirdi.

Yemen, Irak, Doğu Türkistan, Keşmir, Somali, Arakan, Hindistan ve diğer bölgelerdeki Müslüman halkların da yanında olunduğu vurgulanan bildiride, insan hakları ihlallerinin önlenmesi için daha fazla siyasi, hukuki ve medya üzerinden baskının artırılması istendi.